Фрэнсис Скотт Фицджеральд — библиография

Атланта Даунс, молодая актриса, знакомится с Карли Деланнуксом. По слухам все предыдущие девушки этого человека заканчивали жизнь самоубийством, оставляя предсмертную записку, а сам он как будто бы от кого-то скрывается. Загадочный незнакомец сразу же покоряет молодую актрису, и с мыслями о нем она засыпает и просыпается.

Марджори, блистающая в окружении поклонников и неизменно пользующаяся популярностью в свете, соглашается помочь своей менее удачливой кузине Веронике завоевать признание общества. И, для начала, советует пустить слух о намерении Вероники остричь свои чудесные волосы...

Южанка Салли Кэррол, любящая своих друзей и прогулки по кладбищам, покидает родной город и уезжает на север, что бы выйти замуж за янки. Но этот холодный край остается для неё чужим...

Рассказ повествует об избалованной молодой девушке по имени Ардита Фарнэм, которая путешествует во Флориду со своим дядей. Их яхта оказывается захваченной «пиратами», чей капитан незамедлительно становится объектом мечтаний со стороны Ардиты.

Hayatta hi? olmaz denilen durumlar vardır ya… İşte Benjamin Button’ın başına da b?yle olmaz denilen bir durum geldi. Herkes bu hayata bebek olarak doğarken o, ihtiyar bir adam g?r?n?m?yle doğdu. Herkes zaman ge?tik?e yaşlanırken o, gen?leşmeye hatta ?ocuklaşmaya başladı. Elbette b?ylesine sıra dışı bir konuyu ele alan Fitzgerald’ın bu eseri de başta Amerikan edebiyatı olmak ?zere t?m d?nyaya b?y?k ses getirdi ve beyaz perdeye aktarıldı. Fitzgerald, bu “tuhaf hik?yede” zaman kavramı ?zerinde okuyucu d?ş?nmeye y?nlendirirken bir?ok kez de metaforik olarak sosyal yaşantılarımıza ışık tutmaktadır. «Bedeninin ve aklının doğar doğmaz bu kadar gelişmiş olmasına Benjamin de herkes kadar şaşırmıştı. Tıp dergilerini okudu ama daha ?nce buna benzer bir vakanın kaydedilmediğini g?rd?. Babasının ısrarları sonucunda diğer ?ocuklarla oynamak i?in ciddi bir ?aba sarf etti ama son zamanlarda daha sakin oyunlara ge?iş yapmıştı. Futbol onu ?ok sarsmıştı ve eğer bir yerini kırarsa yaşlı kemiklerinin bir daha kaynamayacağından korktu.»

Hoş?a kalın demek i?in yanlarına gittiğimde, Gatsby’nin y?z?ne o şaşkın ifade yeniden oturmuştu, sanki şu anki mutluluğunun niteliğine dair belli belirsiz bir kuşku oluşmuştu i?inde. Neredeyse beş yıl! O ikindi bile Daisy’nin onun r?yalarına yeterli gelmediği olmuştur; kızın kabahati değildi bu, adamın hayal d?nyasının muazzam g?c?nden kaynaklanıyordu. Hayal d?nyası Daisy’nin ?n?ne ge?mişti, her şeyin ?n?ne… Kendini yaratıcı bir tutkuyla i?ine atmış, her seferinde ?st?ne eklemiş, yoluna ?ıkan her parlak t?yle onu allayıp pullamıştı. Bir adamın y?reğinde biriktirdiğiyle ne bir ateş ne de bir yenilik baş edebilir. (…) “Yerinde olsam ?zerine fazla gitmezdim.” diye lafa girdim. “Ge?mişi geri getiremezsin.” “Geri getiremez miyim?” diye bağırdı kuşkuyla. “Elbette getirebilirim!” ?ılgın g?zlerle etrafına baktı, sanki ge?miş, evinin g?lgesinde bir yerlere saklanmıştı, elini uzatsa değecekti. “Her şeyi eskisi gibi ayarlayacağım.” dedi, başını kararlılıkla sallayarak. “G?recek.” Uzun uzun ge?mişten bahsetti; bir şeyleri telafi etmek istediğini anladım, belki kendisindeki bir şeydi bu, Daisy’yi sevme uğruna harcadığı şeydi. Hayatı o zamandan beri karışık ve darmadağındı. Ama eğer başa d?nebilirse ve her şeyi yavaştan alırsa o şeyin ne olduğunu bulabilirdi… “Muhteşem Gatsby”, beş yıl ?nce fakir bir gen?ken kendisini terk edip zengin biriyle evlenen eski sevgilisi Daisy’ye ulaşmak, ge?mişi geri getirmek isteyen ve bu amaca erişmek i?in pek ?ok şey yapan şimdinin zengin Jay Gatsby’sinin hik?yesini konu ediniyor. Daisy, şahsında geleceği, umudu, “Amerikan r?yası”nı taşıyor Gatsby i?in. 1920’lerdeki o ışıltılı Caz ?ağı harika betimlemelerle anlatılırken bu aşırılık ve g?steriş d?nyasının i?inden Amerikan toplumu ve bu toplumun d?n?ş?m? ince ince işlenerek yansıtılıyor.

F. Scott Fitzgerald’ın yayımlandığı yıllarda b?y?k bir ilgiyle karşılanan bu otobiyografik romanı, b?y?k bir yazarın doğuşunu m?jdeliyor. Yazarın hen?z 20’li yaşlarındayken yazdığı Cennetin Bu Yakası egoist, hassas, toy ve hayalperest ?niversite ?ğrencisi Amory Blaine’in hayatı tanımasının hik?yesini anlatıyor. I. D?nya Savaşı’nın sebep olduğu huzursuzlukla m?cadele eden Amerika’da Amory hayallerinin peşine d?ş?yor, b?y?k yenilgiler alıyor, ?şık oluyor, kaybediyor, kendini keşfediyor. Cennetin Bu Yakası, Caz ?ağı’nın getirdiği değişim ve bu değişimin bireyler ?zerindeki yansımasını ustalıkla anlatan etkileyici bir roman. Yazar 1920’li yılların kayıp kuşağının hassas d?ş?nce yapısını resmederken insanlığın değişime duyduğu ihtiyacın ve korkunun zamansızlığını da ortaya koyuyor.

"Lo, the Poor Peacock!" was written in Baltimore early in 1935. After it was declined by The Saturday Evening Post and Ladies' Home Journal, Harold Ober withdrew it. In 1971 Esquire published this story in a version abridged and revised by one of the magazine's editors. The text printed here is the story Fitzgerald wrote in 1935. At this time, Fitzgerald was living at 1307 Park Avenue with Scottie, while Zelda was at Sheppard Pratt Hospital. With his magazine earnings shrinking, money became a constant anxiety; and he was compelled to pawn the silver—a detail included in "Peacock" (the Supreme Court bowl had been a wedding present from the Associate Justices of the Alabama Supreme Court, on which Zelda's father, Anthony Sayre, served for many years). Fitzgerald's Ledger entry for February 1935 reads: "Wrote story about Peacocks. Very sick. Debts terrible. Left for Tryon Sun 3rd. Oak Hall. Went on wagon for all liquor + alcohol on Thursday 7th (or Wed. 6th at 8.30 P.M)..."

Коллекция элегантной классики — это пронзительная нежность, это сад, который шагнул к вам на книжную полку. Корешки коллекции собирают на полке цветочный орнамент.
В комплект вошли книги «Госпожа Бовари», «Гордость и предубеждение», «Ночь нежна», «Эпоха невинности», «Алая буква», «Чувство и чувствительность» — шесть классических женских романов, которые приятно читать и приятно дарить.
16